Platelet veya trombositler kan pıhtılaşmasını sağlayan kan pulcukları olarak bilinen hücrelerdir. Bu hücreler kan pıhtılaşmasını sağlamamanın yanı sıra salgıladıkları maddelerle yara iyileşmesinde de görev alırlar. Vücudun herhangi bir yerinde yaralanma olduğunda kan pulcukları hemen oraya gider kanama varsa durdurur, birlikte hasarlanmış dokunun da tamirine başlar. Bu tamir işlevi başladıktan sonra yaklaşık 3 hafta yoğun bir şekilde devam eder sonra yaklaşık 6 aya kadar son şekil verilir.
PRP tedavisinin ana fikri yara iyileşmesini sağlayan kan pulcuklarının kandan yoğun bir şekilde elde edilmesi ve yoğun bir şekilde hasarlanmış bölgeye verilmesidir. Böylece vücudun kendini tamir mekanizmaları aktive edilmiş olur. Yapılan işlemle PRP uygulanan bölgede yangısal reaksiyon oluşturulur. Oluşan yangısal reaksiyon tamir süreçlerini tetikler.
PRP uygulaması hangi hastalıklarda yapılır:
1. Diz kireçlenmeleri, çapraz bağ lezyonları, menisküs lezyonları
2. Omuz kas yırtıkları ve kas sıkışmaları
3. Dirsekte Golfçü veya Tenisçi Dirseği
4. Ayak bileği ligaman yaralanmaları
5. Tendinitler
6. Aşil tendiniti veya tendön rüptürleri
7. Plantar fasiit veya topuk dikeni
8. Bel ağrılarında kas ve eklem içi uygulamalar.
PRP uygulaması ne sıklıkta yapılır:
PRP uygulamasının ne sıklıkta yapılacağına dair kesin bir protokol yoktur. Bazı protokoller 2 haftada bir bazı protokoller 3 haftada bir uygulanmasını önermektedir. Yaratılan yangısal reaksiyonun döngüsünü tamamlaması 3 hafta sürdüğünden etkilerin tam ortaya çıkmasını beklemek için 3 hafta beklenmesi uygun görünmektedir. Bu sürenin sonunda hastanın şikayetleri tamamen geçmişse 2. uygulamaya gerek toktur. Kısmi düzelme olmuşsa 2. hatta 3. uygulamalar da yapılabilir.